Ya tutarsa…

Eskiden ne güzel telefon sapıklarımız vardı. ahizeye üfletirlerdi. “üstünde ne var?” diye sorarlardı. Saçma sapan gülerlerdi. Kendilerince bir espri yaparlardı. Arada bardağı taşıranlarda olurdu.. Ama hergün hergün müptela olmazlar, bir müddet sonra sizden hayır gelmeyeceğini anlayınca vazgeçerlerdi..

Şimdi hemen her gün ya bir bankadan yada bilmem ne firmasından aranıyorum, olmadı mesaj alıyorum.. Arayanların hepsi benimle ilgili herşeyi biliyor. Numaramı nereden nasıl bulmuş düşünemiyorum bile, çünkü arayan direk ismimle başlıyor konuşmaya sonrada devam ediyor, bir paket varmış onu verelim yada olmadı kredi kartını alın siz mutlu olun biz kazanalım tarzı diyaloglar bitmiyor. İstemiyorum diyorsunuz ama karşıdaki bayan, nedense bu aramaların çoğunu bayanlar yapıyor, ısrarla açıklamaya devam ediyor. Arada bir şey söyleyecek gibi oluyorsunuz yok dinlemiyor, makineleşmiş gibi anlatıyor.. Sonunda telefonu kapatıyorsunuz…. Bu tip insan olmasanızda artık birilerinin yüzüne telefon kapatan, hatta küfür eden bir tip oluyorsunuz. Yeter beni rahatsız etmeyin diyeceksiniz.. ama kime???

Şimdi bu modern telefon sapıklığı olmuyor mu? Bunun adı müşteri memnuniyeti ise ben gerçekten problemlimiyim ki bir türlü memnun olamıyorum. Bana ulaşmak bu kadar kolaysa ben neden istediğim zaman o firmalara ulaşamıyorum.. Hiçbir şekilde aranmak istemediğimi nereye hangi mercilere söylemeliyim. Gidip davacı olsam bana hıyar muamelesi yapıp anlamsız sırıtan insanlara ne diyeceğim..

Ama adamların derdi başka, herkesi arayalım.. ya tutarsa… diyorlar gerisini düşündükleri yok..

Geçenlerde bir bankadan aradılar. Aramızda geçen diyaloğu aynen aktarıyorum. Gerisine siz karar verin..

-Efendim.. diyerek açıyorum telefonu.

-Volkan beylemi görüşüyorum.. diyor karşıdaki ses.. Numaraya bir daha bakıyorum tanıdık değil..

-Evet nasıl yardımcı olabilirim?. diyorum gülümseyerek çünkü karşıdakinin ses tonundan birşey isteyecekmiş gibi bir hali var..

-Yok efendim ben size yardımcı olmak için aradım diyor.. Şaşırıyorum birileri bana yardımcı olmak için beni arıyor pek başıma gelmiş bir iş değil..

-Dinliyorum buyrun. diyorum birazda ciddiye almayan bir tavırla

-Bankamızda krediniz hazır isterseniz gelip alabilirsiniz.. diyor sanki bedavadan para dağıtıyormuş gibi.. Ama altta kalırmıyım..

-Geri ödemelerini sizmi yapacaksınız hanımefendi? diye soruyorum hafiften gülen bir ifade ile..

-Hayır efendim biz size vericez siz ödeyeceksiniz… diyor karşıdaki ses bana direk aptal muamelesi yapar bir ses tonuyla. Gerçekten anlamadığımı sanıyor..

-Ama hanımefendi ben sizi aramadım, parada istemedim, siz arayıp paranız hazır dediniz.. diyerek salak olma moduna iyice dalıyorum..

-Hayır efendim bizim görevimiz bilgi vermek.. diyor kızcağız birazda korkarak..

-Ama ben sizden bilgi almak istesem, yada paraya ihtiyacım olsa gider bir bankadan çekerdim. Siz nasıl oluyorda benim hem salak hemde paraya ihtiyacım olduğunu ismime ve telefon numarama bakarak anlayabildiniz.. diye karşımdakini ezme girişimlerine başlıyorumm.

-Hayır efendim yanlış anladınız… diyerek yatıştırmaya çalışıyor…

-Neyi yanlış anlayacağım.. Gene anlamayan ben oldum şu işe bak… diye bağırıyorum biraz

-İstemiyormusunuz? diye soruyor ve beni iyice şaşırtıyor sanki dalga geçiyormuş gibi geliyor.

-Siz bu soruyu cidden soruyormusunuz, tabiiki istemiyorum. diyorum şaşkın bir ifade ile..

-Bankamız sizi her zaman….. bir acayip laflar ederken telefonu kapatıyorum çünkü belli ki bitmeyecek ve benim onunla kaybedecek fazla zamanım yok.. Ama işte.. bir bayanın yüzüne şak diye kapattım telefonu. Biz erkek milleti buyuz dimi… 🙂

Ama burada bitmedi.. Tam 45 dakika sonra gene aynı bankadan bu sefer kibar bir beyefendi bilgi için arıyor.. “Ben sizin bankanızla kesinlikle çalışmayı düşünmüyorum” ve hatta “sizin bankanızdan nefret ediyorum” diyorum ama nafile.. Salağım ya ben… illaki anlatacak bakarsın ikna ederim geri zekalıyı diye düşünüyor.. “Ama” diyorum “anlamıyor musun?.. bak! tekrar ediyorum, sizin bankadan nefret ediyorum” diye haykırıyorum. Karşımdaki ses usulca “anlaşıldı birazdan küfür gelecek en iyisi ben kapatayım telefonu..” deyip kapatıyor ama ilginç, bu yaklaşımdan sonra 3 dakika gülüyorum.. Adamın en son sözü sinir falan bırakmıyor bende.. O zaman anlıyorum bu adamlar artık bu işlerde profesyonel olmuşlar.. 🙂

Eski telefon sapıklarını özlemem de bundan.. Eskiye özlemden bıktım ama arkadaş, her geçen gün yaşanılanlar, yaşatılanlar, eskiyi daha şiddetle aramamıza sebep oluyor. Korkarım eski savaşları da özletecekler bu adamlar bize bu gidişle.. Hani şu ok ve mızrakla olanını…

16 comments on “Ya tutarsa…

  1. ”O zaman anlıyorum bu adamlar artık bu işlerde profesyonel olmuşlar..” hangi konuda prof olmak aceba 🙂 Uzun konu bunların prof olmaları ….

    Evet itiraf ediyorum yazıyı okurken güldüm durdum ve gülerken sürekli içimden ”Evet haklı ”dedim..

    Bir de seçim zamanları adaylar arayıp bir şeyler sayar (hoş bant kaydı onlar) sonra telekom arar, ttnet arar, o arar bu arar ..ben hepsine tlf kapatırım gıcıklık değil mi önce açarım sonra şaakk 😉

    • Başına gelecekleri anlama konusunda profesyonel olmuşlar.. Yoksa iş konusunda amatör bile olamazlar 🙂 Tabii yaptıkları gerçekten bir işse..
      Ama bazen üzülüyorum aramak zorunda olmalarına. Bu kadar yalan söylenmezki bir günde..
      Teşekkürler..

  2. Valla ben baktım olmuyor öğrenciyim dedim kurtuldum. Eğer kafa bulmak haricinde muhatap olmak istemiyorsanız deneyin. Kesin çalışıyor. Sizi listeden çıkarıyorlar hatta. 🙂

  3. En ilginci de edilen telefonda sizinle ilgili bilgileri (muhtemelen ekranlarına bakarak) biliyor olmaları. Bir de alışveriş merkezinin önünden geçerken onunla ilgili, hastanenin önünden geçerken sağlıkla ilgili kısa mesajlar almak gibi durumlar var. Yakında araştırmamıza göre beyfendi sizde basur var. Bize gelin avantajlı olarak ameliyat edelim derlerse şaşırmam. 🙂

    • Haklısınız ama arada gerçekten dinlemeniz gerekenleri de kaybediyorsunuz bu arada.. Bazen tepkisiz kalamıyorum ki. İster istemez gereksiz de bulsam bir şeyler söylemeden edemiyorum. Çünkü gerçekten çok saf ve bir o kadarda temiz insanlarımız var. Göz göre göre kandırılmalarını kabullenemiyorum..
      Teşekkürler..

      • Eşim az daha davalık olacaktı bunların yüzünden. Kendisinin bile email adresini vermediği bir yerden durmadan alakasız mesajlar gelmesinden ötürü sıkılmış bulunarak “şerefsizlik yapmayın” şeklinde bir mesaj yazmış. Bu lafa bayağı bozulmuşlar, dava açacakmış adam. Neyse sonra konuşarak ikna edildi. Aman ha! Böyle kelimeler kullanırken dikkat edin.

  4. Hepinize selamlar,
    Öncelikle şunu söylemeliyiz ki,yazılarınızı ve yazı diliniz çok beğendik .Nostaljik yönümüzü besleyen,ölçü ayarı iyi ayarlanmış yazılar..Bu arada kolay beğenen birisi olmadığımızı da belirtelim de yazdıklarımız doğru şekilde yorumlanabilsin.Sebep olduğunuz içten tebessümler ve bu güzel paylaşım için teşekkürler.Allah’a emanet olunuz..

    • İhyaca;
      Hoş geldiniz. Yazılarımı ve üslubumu beğenmenize sevindim. Yalnız bir şeyi anlayamadım, biz derken hangi çoğunluktan bahsettiğinizi..
      Değerli yorumunuz ve katkılarınız için çok teşekkür ederim..
      Sizlerde Allah’a emanet olunuz , kendinize iyi bakınız…

Pabuç için bir cevap yazın Cevabı iptal et